Ünlü besteci Richard Strauss’un bestelediği son eserin bestecinin vasiyet ettiği şekilde ilk seslendirilmesinin yapılması kaynak bulunmadığı için bir sorun olmuştu. Bu sorunu Hindistan’ın Mysore Maharajası cömert bir bağış yaparak çözdü. Ekteki yazıda bu olayın öyküsü var.
Avrupa’da durum
1948 yılında Avrupa, yaşadığı korkunç dünya savaşından sonra yavaş yavaş normale dönüyordu. Efsanevi Alman besteci Richard Strauss, savaşın son yılında harap olan memleketinden kaçmayı başarmış ve tarafsız kalan İsviçre’ye yerleşmişti.

Richard Strauss’un son günleri
84 yaşında hastalanan besteci, ölmeden önce son eserlerini besteledi. Bunlar, Frühling (Bahar), September (Eylül), Beim Schlafengehen (Uyurken) ve Im Abendrot (Gün Batımında) başlıklarında toplanan Son Dört Şarkı isimli eseriydi. Bu şarkıların Wagner operalarını her zaman seslendiren soprano Kirsten Flagstad tarafından okunmasını istiyordu ve bu isteğini ona da yazmıştı. Ancak dileği yerine getirilemedi.

Son Dört Şarkı
Richard Strauss’un yaşadığı trajik sona rağmen, Son Dört Şarkı’nın prömiyeri tam olarak onun hayal ettiği şekilde yapıldı. Şaşırtıcı olan, onun son dileğinin, çok uzakta bir yerde yaşayan bir yabancı tarafından yerine getirilmiş olmasıdır.

Bu yabancı, Mysore’un son hükümdarı Jayachamarajendra Wadiyar’dı.
Dünya’nın öte ucundaki Hindistan’da Avrupa’dakilerine benzer kargaşalar yaşanmış, kanlar dökülmüş ve yıkımlar hüküm sürmüştü. 1947’de, yeni kurulan devlet ile Hindistan, İngiliz yönetiminden bağımsızlığa kavuşmuştu. Hindistan’a katılan ilk prensliklerden birisi ise Mysore prensliğiydi.
Mysore’un son hükümdarı genç Jayachamarajendra Wadiyar’dı.
31 yaşındaki bu Maharaja, efsanevi Alman bestecinin son arzusunu gerçekleştirmede etkili oldu. Wadiyar sadece parlak bir müzisyen değil, aynı zamanda Avrupa klasik müziğinin de koruyucusuydu. Bu müzik tutkusu onu 22 Mayıs 1950’de gerçekleştirilen Son Dört Şarkı’nın galasına sponsor olmaya yönlendirdi.

Maharaja’nın desteği
Maharaja bu ilk gösterim için 5 bin Dolarlık bir yardım gönderme teklifinde bulundu ve bu para sadece konseri garanti etmekle kalmadı, aynı zamanda konserin canlı bir kaydını yapma maliyetini de karşıladı. Bu tarihi kayıt, Maharaja’nın 20 binden fazla plağı olan kişisel koleksiyonuna eklendi. 22 Mayıs 1950’de İngiltere’de Royal Albert Hall’daki premierde şef Wilhelm Furtwängler’di. Solist, Richard Strauss’un istediği gibi Kirsten Flagstad oldu.

Batı klasik müziğinin önemli bir destekçisi olarak kabul edilen Maharaja Jayachamarajendra Wadiyar, saygı duyulan ve beğenilen bir kişiydi ayrıca mükemmel bir müzisyendi. Müzik dünyasına yardım konusunda cömert olduğu kadar Klasik Müzik bilgisi de iyi olan Wadiyar’a çok şey borçlu olan önemli kurumlar vardı. Londra’daki Filarmoni Orkestrası’nın istikrarlı bir mali desteğe bağlanması ve Richard Strauss’un “Son Dört Şarkı” performansı, bunun en güzel örnekleridir.

Wadiyar ve müzik
Jayachamarajendra Wadiyar, 1940 yılında, 21 yaşındayken tahta çıktı. Genç prens ve kız kardeşlerinin büyüdüğü sarayın kültürel atmosferi onlar üzerinde derin bir etki yaptı. Klasik müzik, saraydaki tüm resmi ve gayri resmi işlevlerin bir parçasıydı.
Jayachamarajendra Wadiyar’ın “çok iyi” ama sert bir piyano öğretmeni vardı. Bu öğretmen, Mysore’daki Good Shepherd Manastırı’ndan Rahibe Ignatius’du. Genç Wadiyar’ın yeteneği çok erken bir yaşta ortaya çıkmıştı. Bir gün, piyano sınavında, çalmayı bitirdikten sonra, müfettiş Dr. Adolf Mann, piyanonun yanına gitti ve çocuğun inanılmaz performansının sevgiyle kabulü olarak onunla birlikte piyano çaldı. Klasik Batı müziği böylece Maharaja’da bir tutku haline geldi.
O dönemde Mysore şehrini ziyaret eden bir Klasik Müzik prodüktörü şöyle yazmıştı: “Mysore ziyareti harika bir deneyimdi. Mihrace genç bir adamdı, henüz otuz yaşında değildi. Saraylarından birinde, klasik müziğin akla gelebilecek her türlü kaydını içeren bir plak kütüphanesi, geniş hoparlör sistemleri, birkaç büyük konser salonu ve tam kuyruklu Grand Piyanoları vardı.
Orada kaldığım haftalarda, Maharaja büyük bir cömertlik gösterdi, Medtner’in piyano konçertoları, şarkılarından oluşan bir albüm ve bazı oda müziği kayıtlarının gerçekleştirilmesi için ödeme yapmayı kabul etti. Ayrıca bana Filarmoni Orkestrasını sağlam bir temele oturtabilmem için üç yıl süresince yılda 10 bin pound destek vermeyi kabul etti.”

Wadiyar, geniş bir klasik müzik plak koleksiyonuna sahipti. Kız kardeşi Rani Vijaya Devi de Londra’daki Trinity College’de eğitim alarak yetkin bir piyanist oldu ve daha sonra New York’taki Juilliard Müzik okulunda seçkin müzisyenlerle çalışmıştı. Rani Devi, Profesör Edward Steuermann’ın yanında piyano çalışmalarını sürdürdü. 1974’te erkek kardeşinin önerisiyle Bengaluru’da Uluslararası Müzik ve Sanat Topluluğu’nu kurdu. Bu kurum, halen kızı Urmila Devi’nin önderliğinde çalışmaya devam etmektedir.

Maharaja’nın müzik mirası
Günümüzde, Wadiyar’ın saltanatının sona ermesinin üzerinden 60 yıldan fazla zaman geçmiş durumda ancak yarattığı müzik mirası, kraliyet soyunun ayrılmaz bir parçası olmaya devam edecek. Müziğin dil ve sınır engeli tanımadığını, ancak birleştirici olduğunu kanıtlamaya devam ediyor.

Wilhelm Furtwanglerin şefliğini yaptığı Kirsten Flagstad’ın solist olduğu efsanevi kayıt: