Gizli kalmış güzellikler

0
6
Gizli kalmış güzellikler

Hindistanın çok geniş bir coğrafyaya sahip olduğu bir gerçektir. Yüzölçümü 3 Milyon 287 bin km2dir. Bu büyüklük Türkiye’nin yüzölçümünün 4 katı civarındadır. Bu coğrafya içinde balta girmemiş ormanlar, büyük çöller, sıradağlar, göller ve nehirler gibi gizli kalmış güzellikler bulunur. Bu coğrafi zenginliğin kapsamında öyle bazı yerler vardır ki çoğu kişi tarafından bilinmez. Ekteki yazımızda bilinmeyen veya az bilinen bazı yerleri inceliyoruz

Kutch bölgesi – Gujarat

Hindistan ve Pakistan arasındaki sınır anlaşmazlığı sorunu yıllardan beri süre gelmektedir. Bu anlaşmazlığın in iyi bilineni Keşmir bölgesindeki sınır hakkındadır. Sınır anlaşmazlığı Keşmirden başka bir yerde daha vardır. Bu yer, Hindistanın Gujarat eyaletiyle Pakistanın Sind eyaletleri arasında yer alan Rann of Kutch bölgesidir. Burada bulunan 96 km uzunluğundaki Sir Creek su şeridi iki ülke arasında tartışmalı bölge olarak kalmış durumdadır.

Bu bölgenin askeri yönden pek fazla bir önemi yoktur, ancak bölge petrol ve doğal gaz açısından zengindir ve Asya’nın en büyük balıkçılık alanlarından biri olarak kabul edilir.

Kutch bölgesinin büyük bölümü Hindistan’da, daha küçük bir kısmı da Pakistan’da bulunur. Burası aylar boyunca kurak bir steptir hatta bir çöldür. Muson yağmurları döneminde ise bütün bölge yarım metre yüksekliğindeki sular altında kalır. Bölgenin büyüleyici yanı, bir tarafı çöl iken diğer yanının deniz olmasıdır. Bölgede yerleşim yeri yoktur, zaten tarım yapmak da mümkün değildir. Ancak çevredeki köylerden gelen kişiler çok yetersiz olan bitkisel kaynaklardan faydalanıyor ve yerel tuz çiftliklerinden tuz elde edebiliyor. Kutch bölgesinin Hindistan’ın en yoksul yerlerinden birisi olduğu kabul ediliyor.

Bu bölge, 1999’daki Atlantique Olayı adıyla bilinen bir savaş ortamı yaşadı. Hindistan Hava Kuvvetleri hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Pakistan Donanması’na ait bir keşif uçağını vurdu. Pakistan, Hindistana ait bir savaş uçağını hedef alan misilleme ateşi açtı ama hedefi kıl payı ıskaladı.

flamingo
Kutch bölgesinde flamingolar copyright

Hindistan’ın Büyük Kanyonu : Gandikota – Andhra Pradesh

Gandikota kanyonu, Andhra Pradesh’teki Pennar Nehri üzerinde yer almaktadır. Burası Amerikadaki ünlü Grand Kanyona benzeyen yapısıyla dikkati çeker. Kanyonun iki tarafındaki kaya oluşumları özel bir kaya yapısı olarak Gandikota Kuartzil taşı denilen bir sınıflamayla tanımlanmıştır.

Gandikota bölgesi, 1123 yılında keşfedilmiştir. Daha sonra burada kumdan bir kale inşa edilmiştir. Gandikota, 1239’dan 1304’e kadar Kakatiya hanedanının yönetimi altında kaldı. Daha sonra köy, büyük bir kaleye dönüştü. Gandi top anlamına gelir ve Kota kale anlamındadır. 

Son zamanlarda, Gandikota bölgesinde Kalenin tarihi hakkında bakır bir levha üzerinde bir yazıt keşfedildi. Yazıtın geçmişi 16. yüzyıla kadar uzanmaktadır.

Ünlü gezgin Jean Baptiste Tavernier, 1600’lü yıllarda Golconda sultanlığına yaptığı seyahat sırasında kaleyi ziyaret ettiğini anlatır. 

gandikota
Gandikota kanyonu Coyright

Keibul Lamjao Milli Parkı – Manipur

Tamamı yüzen alan ekosistemi üzerine kurulmuş tek milli park olarak tanınır. 1977 yılında Milli Park Bölgesi olarak ilan edilmiştir. Büyüklüğü yaklaşık 40 km² dir. Burada gölün ekosistemini ve su kalitesini izlemek için Hindistan’ın ilk yüzen laboratuvarı kurulmuştur.

Kelbul Lamjao Milli Parkında “Phumdi” olarak adlandırılan ve pek çok türü bulunan yüzücü çürümüş bitki materyali bulunur. Bu Phumdi’ler yüzeyde sabit duran bir ada gibi görünür ama aslında kökleri toprağa ulaşmayan ve suyun üzerinde yüzen organik kütlelerdir.

Park, Manipur’un simgesi olan ve yalnızca burada yaşayan endemik Sangai geyiğinin (Rucervus eldii eldii) koruma alanıdır. Bu geyik aynı zamanda “dans eden geyik” olarak da bilinir. Ayrıca bölge ekosisteminde domuz, yaban köpeği, su kuşları ve pek çok balık türü de yaşar.

Kebul Lamjao Milli Parkı, Loktak Gölü ekosistemi ile birlikte UNESCO Dünya Biyosfer Rezerv alanı arasındadır. Göl, Manipurlular için kutsal bir alan sayılır.

dans.eden .geyik
Dans eden geyik © Wikimedia Commons

Gizli kalmış güzellikler Manasarovar Gölü, Tibet

Günümüzde Hindistan sınırlarında olmamasına rağmen kültürel bağları nedeniyle yazımıza bu gölü ekledik. Göl ve çevresi Çin topraklarındaki Tibet Otonom bölgesi sınırları içindedir.

Mansarovar Gölünün ismi Hindu destanları Ramayana ve Mahabharata’da geçmektedir. Rigveda bilgilerinde, İndus Nehri’nin Tanrı Indra’nın inayeti ile dağlara doğru (tersine) aktığı anlatılır. Bu iddia Tibet bölgesindeki nehirde doğrulanmış durumdadır. Ters yönde akan nehrin İndüs nehri olduğu ve eski Vedik halkların bir kısmının İndus Nehri’nin bu rotasını takip edip Kailash Dağı yakınlarındaki vadiyi görmüş olabileceği düşünülmektedir.

Erken Hindu metinlerinde efsanevi Meru Dağı ve Manasa Gölü’nden bahsedilir. Manasa Gölü, Brahma’nın zihninde mesken olarak yaratılmış bir göl olarak tanımlanır. Ramayana destanında Vishvamitra, Brahma’nın bilincinde (Manas’ta) bir göl yarattığını, bu nedenle adının Manas Sarovar (bilinç gölü) olduğunu ve bu gölden Ayodhya krallığına doğru akan Sarayu adlı bir nehrin doğduğu yazılıdır. 

Manasarovar Gölü kıyısındaki Kailash Dağı’nın Shiva’nın evi olduğuna inanılır. Kutsal Ganj Nehrinin akışı burada Shiva tarafından düzenlenmiştir. Ganj nehri böylece Himalayalar’ın güneyindeki verimli vadileri besler.

Bu göl ayrıca Bön Budizmi inancı, Budizm, Hinduizm ve Jainizm olmak üzere dört din tarafından kutsal bir yer olarak kabul edilmektedir.

Manasarovar Gölü bir tatlı su gölüdür, ama, Ganga Chhu kanalıyla tuzlu Rakshastal Gölü’ne akar. 

kailash
İki göl ve kutsal Kailash Dağı Copyright

Doğuya Akan Nehirler ve Batıya Akan Nehirler

Hindistan’da doğu yönünde akan Mahanadi, Godavari, Krishna ve Kaveri nehirleri Batı Ghatları Dağlarından doğar ve Bengal Körfezi’nde denize dökülür. Bu nehirler büyük hacimli su taşır. Ancak akış hızları yavaştır. Bu nedenle getirdikleri tortuları taşıyamaz. Bu tortular nehirlerin ağzında birikir ve buralarda deltalar oluşturur.

Batıya akan iki nehir olan Narmada ve Tapi nehirleri Orta Hindistan’da doğar ve Umman Denizi’nde dökülür. Su hacimleri daha azdır ve sadece nehir ağzı oluştururlar.

Ganj ve Brahmaputra nehirlerinin Bengal bölgesinde birleşmesiyle dünyanın en büyük deltası olan Sunderbans deltası oluşmuştur. Bu bölge, su kanalları sistemi ve endemik bitkileriyle eşsizdir. Sunderbans bölgesinin biyolojik özelliği Mangrov ormanları yapısına sahip olmasıdır. 

Sunderbans, Hindistan ve Bengaldeş arasında ortak olarak bölüşülür. Sunderbans bölgesinin üçte ikilik bölümü Bengaldeşte, üçte birlik bölümü ise Hindistandadır.

Gizli kalmış güzellikler
Sunderbans bölgesinin havadan görüntüsü ve yerleşim yerleri  © Wikimedia Commons

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz