Vishnu’nun 10 Enkarnasyonu 

0
965
10 avatar

10 Enkarnasyon

Hindu dinine göre Tanrı Vishnu’nun yeryüzüne 10 kez çeşitli biçimlerde enkarne olması insan yaşamının evrimini sağlamıştır. Vishnu’nun, Dharma’yı kurmak ve dünyayı kötülüklerden arındırmak için 10 kez “Avatar” şeklinde inmesi gerekmiştir. Vishnu, günümüze kadar, dokuz kez inmiş ve onuncu enkarnasyonu olan Kalki’nin gelmesi beklenmektedir. Bu 10 enkarnasyon hakkındaki bilgiler, Hindu dininin eski yazıtları arasında olan Puranalar’da anlatılmaktadır. 

Tanrı Vishnu’nun çeşitli biçimlerde bedenlenmesi ve bu bedenlerde yaptığı işler Dünya’daki canlı yaşamının evrimi sıralaması ile uyumludur. Bu sıralama o kadar düzgün bir sıra izler ki Avatar’ların her biri kendisinden bir öncekinin bıraktığı yerden gelişimini sürdürür. En son aşamada ise gelişim, “Tanrısal İnsan / İnsan-ı Kamil” olma seviyesine kadar gelir. 

10 enkarnasyon
Vishnu’nun 10 Enkarnasyonu

10 Enkarnasyon : 1. Balık

Tanrı Vishnu’nun ilk enkarnasyonu veya avatarı bir balık şeklindeydi ve ‘Matsya Avatar’ olarak biliniyordu. Bu enkarnasyon, Dünya’da ilk yaşam formlarının suda oluşması ve zaman içinde bu formların evrimleşerek karaya çıkmış olması teorisiyle paralel düşer. 

balık avatarı
Balık Avatarı. İlk yaşam formunun suda oluştuğunu gösterir. Matsya Avatar burada Mahabharata destanında gösterildiği gibi Kral Manu ve 7 ermiş kişi ile birlikte tekneyi çeker şekildedir. © Wikimedia Commons

Mitoloji: Eski dönemlerin Kralı Manu, suyu kutsama ibadeti yaparken avucunun içinde küçük bir balık bulur. Balık, Krala zenginliğinin ve gücünün balığa güzel bir yuva vermeye yeterli olup olmayacağını sorar. Manu, böyle akıllıca bir soruyu sorabilen varlığın aslında Tanrı Vishnu’nun kendisi olduğunu fark eder ve onu okyanusa bırakır. Vishnu, Manu’ya yakında yangınların ve sellerin geleceğini ve dünyadaki tüm yaratıkları bir araya toplayarak bir teknede güvende tutmasını söyler. Tufan (Pralaya) geldiğinde, Vishnu, artık boynuzlu ve büyük boy bir balık olmuştur.

Kaplumbağa

Tanrı Vishnu’nun ikinci enkarnasyonu, ‘Kurma Avatar’ olarak bilinen bir kaplumbağa biçimindeydi. Kaplumbağa, hem karada hem de suda yaşayabilen amfibik bir canlıdır ve yaşam formunun sulardan karalara çıkışı kuramı ile paralellik gösterir. 

Mitoloji: Devalar ve Asuralar ölümsüzlük nektarı Amrita’yı almak için süt okyanusunu çalkalarken yakındaki Mandara dağı suya batmaya başladı. Vishnu, dağın ağırlığını sırtında taşımak için bir kaplumbağa şeklini aldı.

Kaplumbağa avatarı
Kaplumbağa avatarı. Yaşam formunun su altından karaya çıkışını gösterir. © Wikimedia Commons

Yaban Domuzu

Tanrı Vishnu’nun üçüncü enkarnasyonu, ‘Varaha Avatar’ olarak bilinen yaban domuzudur. Domuz tam bir kara hayvanıdır. Bu yaşam formu artık sudan çıkmış ve karaya uyum sağlamıştır.

Mitoloji: Jaya ve erkek kardeşi Vijaya, bilge Sanaka’nın Vishnu’yu görmesini engellediler ve Sanaka tarafından lanetlendiler. Sonra üç kez iblis olarak yeniden doğdular ama her seferinde Vishnu tarafından yeniden öldürüldüler. İlk şeytani doğumlarında Hiranyaksha ve Hiranyakashipu olarak geldiler. Varaha ve Hiranyaksha arasında bir savaş başladı ve bu savaş bin yıl sürdü. Varaha, en sonunda Hiranyaksha’yı yendi ve onu kozmik okyanusun dibine gönderdi. Dünya’yı köpek dişleri arasında tutarak okyanustan çıkarttı ve evrendeki yerine yerleştirdi.

Varaha Avatarı
Yaban Domuzu avatarı. Yaşam formu kara yaşamına uyum sağlamıştır. Fotoğraf Udyagiri Mağaralarındaki Gupta Dönemine aittir. © Wikimedia Commons

Yarı insan yarı hayvan – Narasimha

Lord Vishnu’nun dördüncü enkarnasyonu, ‘Narasimha Avatar’ olarak bilinen yarı insan yarı hayvan formudur. Bu enkarnasyon, hayvan formundan insan formuna dönüşümü anlatır.

Mitoloji : Yarı insan/yarı aslan olan Hiranyakashipu, Vishnu’yu izleyen kendi öz oğlu da dahil olmak üzere herkese dini inançları nedeniyle zulmediyordu. Narasimha, Brahma tarafından korunuyordu ve hiçbir şekilde öldürülemezdi. Vishnu, insan bedenli, aslan başlı bir yaratık şeklinde belirdi. Hiranyakashipu’nun bağırsaklarını deşti ve insanlara yaptığı zulme son verdi.

Narasimha avatarı
Yarı insan yarı hayvan avatarı. Hayvandan insana dönüşüm.

Cüce

Tanrı Vishnu’nun beşinci enkarnasyonu, ‘Vamana avatar’ olarak bilinen cüce veya domuzcuk büyüklüğünde insandır. Evrimde canavar formundan insan formuna geçişi ve zekanın gelişimini gösterir.

Mitoloji : Bali, gösterdiği bağlılık ve içsel sağlığı ile gök tanrısı Indra’yı yenmeyi başardı. Bu durum, öteki tanrısal güçlerin seviyesini azalttı. Tanrılar bunun üzerine üç dünya üzerindeki yetkilerini genişletti ve koruma sağlaması için Vishnu’ya başvurdu. Vishnu, bir cüce/çocuk olarak yeryüzüne indi. Kral bir ateş töreni yapmaktayken ona yaklaştı. Kral Bali, Vishnu’nun istediği her şeyi yerine getirmeye söz verdi. Vamana (cüce) üç adımlık bir arazi istedi. Bali bunu kabul etti. Cüce, kendi boyutunu dev bir Trivikrama formuna dönüştürdü. İlk adımıyla yeryüzünü, ikinci adımıyla göksel alanı kapladı ve böylece tüm canlılar alemini ele geçirdi. Üçüncü adımını ölüler diyarı için attı. Bali, Vamana’nın aslında Vishnu’nun vücut bulmuş hali olduğunu fark etti. Vamana’nın ayağını basması için üçüncü yer olarak kendi başını uzattı. Vamana kafasına basınca Bali ölümsüzlük kazandı. Onu ölüler diyarı Pathala’nın hükümdarı yaptı. Bu efsane, Rigveda ve diğer Vedik ve Puranik metinlerde anlatılmaktadır.

Cüce avatarı
Cüce avatarı. Canavardan insana geçiş ve zekanın gelişimi. © Wikimedia Commons

Parasuram

Tanrı Vishnu’nun altıncı enkarnasyonu olan ‘Parasuram’ ormanda yaşar. Çeşitli silahlar geliştirmiştir, balta onun ilk silahıdır. Parasuram, herhangi bir keskin taşı bile baltaya dönüştürebilir. Bu enkarnasyon insanların ormanlara ilk kez yerleşmeye başladığını gösterir.

Mitoloji : Tanrı Shiva’ya sadakati nedeniyle nimet olarak bir balta verilmiştir. O, hem Brahman hem de Kshatriya (savaşçı) kastının niteliklerini izleyen bir savaşçı-bilgedir. Bir zamanlar, kral Kartavirya Arjuna ve avcıları Parashuram’ın ashramında durakladılar. Ashramdaki gizemli inek yüzünden Kral ve Parashuram arasında çatışma çıktı. Uzun bir mücadelenin sonunda, Parashuram’ın büyükbabası onu engelledi ve bir Chiranjiv (ölümsüz) oldu. Chiranjiv’in (Parashuram) günümüzde Mahendragiri’de yaptıklarının kefareti olarak yaşadığına inanılıyor. 

Parashuram, baltasını hızla fırlatarak Karnataka ve Kerala sahilini yaratmasıyla da tanınır. Baltanın denize düştüğü yerde sular çekildi, böylece ortaya çıkan toprak, Karnataka ve Kerala sahili oldu.

Parashuram avatarı
Yerleşimciler tarafından etrafı çevrili Parashuram, Kanyakumari’den Gokarna’ya kadar olan yerleri Kerala olarak bilinen topraklar yapmak için suların Tanrısı Varuna’nın geri çekilmesini emrediyor.

Rama

Tanrı Vishnu’nun yedinci enkarnasyonu Tanrı Rama’dır. Rama, uygarlığı geliştirdi, ok ve yay gibi üstün silahlar yaptı. Ormanları temizledi ve buralara küçük insan toplulukları ve köyler yerleştirdi. Rama çok akıllı ve entellektüeldi. 

Mitoloji : Tanrı Rama’nın hikayesi Ramayana destanında anlatılır. Rama bir zamanlar kardeşi Laxman ve eşi Sita ile birlikte memleketi olan Ayodhya’dan sürülmüştü. Sita’yı Seylan’ın şeytani kralı Ravana ele geçirdi ve sarayına hapsetti. Rama, Seylan’a giderek uzun mücadeleler sonunda Sita’yı kurtardı. Ama memleketi olan Ayodhya çok uzaktaydı. Oraya ulaşabilmek için mitolojik bir kuş olan Garuda geldi. Sita’yı kanatlarının üzerinde taşıyarak  memleketine geri götürdü. Ayodhya’ya geri geldikleri gün, Hindistan’da Diwali isimli ışık Festivali olarak halen kutlanıyor. 

Rama avatarı
Rama avatarı. İnsanların küçük topluluklar halinde yaşaması. Rama, Sita ve Laksman.© Wikimedia Commons

Krishna / Balarama

Krishna’nın hayatından sahneler genellikle Krishna Leela olarak adlandırılır. Mahabharata ve Bhagavad Gita’da sözü edilen ve bu hikayelerin merkezindeki karakter, Krishna’dır. Krishna çeşitli şekillerde tasvir edilir: Bir tanrı-çocuk, bir şakacı, bir örnek aşık, bir ilahi kahraman ve evrensel bir yüce varlık gibi. Krishna tasvirlerinden her biri bu efsanelerden birisini yansıtır. Tereyağı yiyen bir bebek, flüt çalan genç bir çocuk, Radha ve kadın adanmışlarla etrafı çevrili genç bir adam veya Arjuna’ya öğüt veren dost bir araba sürücüsü gibi hayatının farklı aşamalarında gösterilir.

Hindu metinlerinde Tanrı Vishnu’nun sekizinci enkarnasyonu olarak bazen Krishna’nın bazen de Balarama’nın adı geçiyor. Balarama’nın sekizinci avatar olduğu sıralamalarda Krishna’yı Buda yerine dokuzuncu avatar olarak gösterirler. Biz ikisini birden inceleyelim. 

Sekizinci enkarnasyon Tanrı Balarama‘dır. Sabanla tasvir edilir. İnsan uygarlığındaki karşılığı ekim yapıp ürün almadır. Böylece insanlar tarımı geliştirdi ve artık yiyecek bulmak için avlanmaya gerek kalmadı ve böylece ormana bağımlı olmaktan kurtuldular. 

Mitoloji : Krishna ve Balarama’nın yaşamı Hindistan’ın ünlü epik destanı olan Mahabharata destanında yazılıdır.

Mahabharata, iki akraba kavim arasında binlerce yıl önce yaşanmış olan antik bir savaşı anlatır. Bu iki kavim, Pandavalar ve Dhartarashtalar’dır. Bu kavimler önceleri krallığı paylaşıyordu ama bir zar oyununu kaybettikten sonra Pandavalar, on iki yıl boyunca ülkelerinden sürgün edildi. Yasak bittiğinde geri dönmek istediklerinde Dhartarashta’lar topraklarından vazgeçmeyi reddettiler. Böylece korkunç bir savaş meydana geldi ve Pandavalar bu savaştan galip çıktı. 

Bu savaş Hindu öğretilerine de ışık tutar. Tanrı Krishna bu savaş sırasında Arjuna’ya çeşitli hayat dersleri verir. Krishna, Arjuna’ya korkularına rağmen savaştan çekinmemesini söyler. Bir konuda kurtuluşu başarmanın tek yolu, onunla yüzleşmektir. Krishna, bu maddi dünyanın bir yanılsama olduğunu ve ruhun ölümsüz olduğunu anlatır. Krishna’nın öğretisine göre “bu dünyadan geçip giderken Tanrı’ya adanmış olan kişi, ölüm ve yeniden doğumun sonsuz döngüsünden kurtulur ve Tanrı ile bir olur. Kişinin maddi bedeninden sıyrılması onu Tanrı ile birliğe götürür.” 

Balarama avatarı
Balarama avatarı. Insanların tarım yapmaya başlaması. Balarama’yı Lakshmi (Shubhadra) ve Vasudeva (Krishna) ile gösteren 11. yüzyıl sanatı. © Wikimedia Commons

Buda

Vishnu’nun dokuzuncu enkarnasyonu Buda‘dır. Ancak yukardaki maddede belirttiğimiz gibi Balarama’nın sekizinci avatar olduğu listelerde dokuzuncu avatar olarak Krishna gösterilir.

Buda, ilerleyen insan uygarlığını temsil eder. İneklerle, hayvanların evcilleştirilmesinin başlangıcı ve günümüze kadar devam eden ekonominin gelişimi ile ilişkilidir.

Temelde birbirinden çok farklı iki inanç sistemi olan Hinduizm ile Budizmin bu on avatar konusunda birbirine yakınlaşmış gibi görünmesi gerçekten de ilginçtir. Esasen Budizm, Brahmanizm içinden gelerek gelişmiş, ama pek çok konuda Brahmanizmden ve dolayısiyle Hinduizmden yolunu ayırmıştır. Vishnu’nun avatarı olarak gösterilmesini, Budizmi izleyen kişileri Hindu dinine çekmek için uygulanan bir taktik olarak düşünmek de mümkündür. 

Bazı Hindu kaynaklarında ise dokuzuncu avatar olarak gösterilen Buda’nın Budizmi kuran Gautama Buda olmadığı, bu ismin sadece “Aydınlanmış Kişi” anlamında kullanıldığı ve bu kişinin Balarama olduğu belirtiliyor. 

Vaishnavite isimli koyu Vishnu inancındaki kişiler bu karışıklığa şöyle bir açıklama getiriyor. Dokuzuncu avatar olarak gösterilen kişi Gautama Buda değil, başka bir kişi olan Sugatha Budadır. Sugatha Buda, Bodhgaya kentinde doğmuş ermiş bir kişidir. 

Buda, Hindu kutsal metinlerinde yoldan çıkan ve Vedik öğretilerin yolundan uzaklaşmış kişileri yönlendiren bir ermiş kişi olarak tasvir edilir. Başka yerlerde ise “ahimsa” (şiddet karşıtı) yönünü anlatan şefkatli bir öğretmen olarak gösterilir.

Buda avatarı
Buda avatarı. İnsan uygarlığının gelişmesi.

Kalki

Tanrı Vishnu’nun onuncu enkarnasyonu Kalki‘dir ve henüz gelmemiştir. Devadata adlı çok hızlı bir ata binip dünyadaki kötü güçleri yok edeceğine inanılıyor. Bu inanç, insanoğlunun bir gün yeryüzündeki yaşamın sonunu getireceğinin açık bir göstergesidir. İnsanoğlunun sebep olduğu çevre sorunları ve depolanmış sayısız nükleer silahın varlığı bunu göstermektedir.

Mitoloji : Kalki, yeni ayın on ikinci gününde Shambala adlı bir köyde doğar. Genç yaşta, ölümsüz Parashuram’ın (Vishnu’nun altıncı enkarnasyonu) gözetimi altında kendisine Dharma, Karma, Artha gibi en eski bilgiler, sosyal bilgelik ve askeri eğitim de dahil olmak üzere tüm kutsal yazılar öğretilir. Kalki, daha sonra Shiva’ya tapar. Shiva kendisine hediyeler verir. Bu hediyeler; Devadatta (Garuda’nın enkarnasyonu olan mitolojik bir hayvan) adında kutsal beyaz bir at, sapı mücevherlerle donatılmış keskin ve güçlü bir kılıç, geçmiş, şimdi ve geleceği bilen Shuka adında bir papağan ve öğretilerdir. Kalki daha sonra prenses Rama ile evlenir. Kötücül bir orduyla savaşır, kötülüğü bitirir ama varoluşu sona erdirmez, köyüne Sambhala’ya döner, yeni bir Yuga’nın (çağın) açılışını yapar ve sonra cennete gider.

Kalki gibi evrensel bir kurtarıcının gelmesi beklentisi başka dinlerde de görülmektedir. Şiilikte : Mehdi, Bahailikte: Bahaullah, Musevilikte King of Glory, Hıristiyanlıkta: İsa, Budizmde: Maitreya Buda, Tibet Budizminde : Kalachakra, Zerdüştlükte: Şah Behram gibi.

10 enkarnasyon sonrası gelecek olan Kalki
Kalki avatarı. Dünyanın yok oluşu. © Wikimedia Commons

Yok oluş sonrası

Tamamen yok edildikten sonra, Vishnu tek başına bir hint inciri ağacı üzerinde yüzer durumda kalacaktır. Bu, son yaşam formu olacaktır. Her şeyin tamamen yok olmasından binlerce yıl sonra sularda yaşam yeniden başlayacaktır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
İsminizi yazın