Kolkata’nın Gezgin Şarkıcıları – Bauller – 1

0
740
Parvati Baul bir konserde © Wikimedia Commons

Özellikle Batı Bengal eyaletinde çokça rastlanılan Baul’ler (Gezgin Şarkıcılar) çok ilginç bir kült yaratmış durumda. Bu kültün ortaya çıktığı tarih tam olarak bilinmiyor. Yüzyıllardan beri varlıklarını korumuş olan bu kültürün mensupları gün geçtikçe azalmaktadır.

Bu gezgin dervişler; ilginç yamalı giysileri, az rastlanan değişik enstrümanlar çalmaları, sokaklarda konaklamaları ile dikkati çeker. Hindistan’da daha çok Batı Bengal eyaletinde bulunmakla birlikte Tripura ve Assam eyaletlerinde ve Bangladesh’te Baul grupları vardır. Baul’ler sadece çalgıcı bir müzisyen grubu gibi görülür ama felsefi olarak Vaishna / Samaj ve Müslüman / Sufi geleneklerinin bir karışımına inanırlar.

Baul’ler hakkındaki yazımızın ilk bölümünde Baul’lerin Kökeni, Müziği ve Yaşam Tarzları konusunu inceliyoruz.

Ormanda Bauller
Bir grup Baul Santiniketan / Batı Bengal © Wikimedia Commons

Köken

Baul kelimesinin kökü Bengalce “Bayu” ve Sanskritce “Vayu” kelimelerinden gelir. Sanskrit dilinde “Vayu” rüzgâr demektir. Bu kelime zaman içinde değişerek “delişmen, ele avuca sığmaz” anlamında kullanılmıştır.  

Baul kelimesi Bengal dilinde ilk kez 15. yüzyıla ait metinlerde geçer. Baul’lerin Bengal köy yaşantısının folklorik yapılanmalarına ait oldukları kabul edilir. Zamanla şehirlere gelen Baul’ler, sokaklarda, tren istasyonlarında veya Ganj nehri kenarlarında yaşamaya başlamışlardır. Baul’ler, halk tarafından basit sokak çalgıcıları olarak değerlendirilir ve yaptıkları gösterilerde halkı eğlendirirler. Özellikle yamalı giysileriyle tipik bir palyaço görünümünde olmaları ve tek telli çalgıları başarıyla çalmaları ile dikkatleri çekerler.

Narahari isimli bir şair / filozof bir şiirinde Baul’ün tanımını şöyle vermektedir.

“Ne bir üstada ne emirlere nasihatlere
Adet ve geleneklere itaat etmiyorum.
Onun için delişmen bir Baul oldum.
İnsan yapısı payelerin ve nişanların bende yeri yoktur.
Aşkımın hoşnut olması için gülüp dans ediyorum.
Aşkta ayrılık değil, daima bir “oluş” buluyorum.
Bir kişi ile de, herkes ile de dans edip şarkı söylemekten zevk alıyorum.”

Ünlü Bengalli şair Rabindranath Tagore, Baul kültüründen, şiir ve müziğinden çok etkilendiğini birçok kez belirtmiştir. Rabindra Sangeet şiirinde bir Baul şarkıcısı için şunları yazmıştır:

“Kalbimin adamı içimde yaşıyor.
Nereye baksam o.
Her görüşümde, ışığın ışıltısında
Oh, onu asla kaybedemem
Burada orada ve her yerde,
Nereye dönsem, o orada”

Baul
Ormanda bir Baul şarkıcı

Müzik

Baul müziği, Bengal folklor müziğinden çok farklı değildir. Ancak Baul’ler sunumlarında basit çalgıları ustalıkla çalmalarıyla öne çıkarlar. Örneğin “Ektara” denilen tek telli çalgı bir elinde, “Duggi” denilen küçük bir def öbür elinde şarkılar okuyan bir Baul, tek kişilik bir orkestra gibi davranır ve önemli bir performans gösterir. Baullerin kullandığı “Dotara” isimli çalgı ise iki telli bir tür udtur. Dotara’nın Jackfruit ağacından gövdesi ve 2 teli vardır. “Khamak” isimli tek telli çalgı ise bir tür Ektara’dır, ancak bu çalgının sapı olmadığı için değişik sesler elde etmenin tek yöntemi telin gerginliğini elle ayarlamaktır ki bunu yapmak da büyük bir ustalık gerektirir.

Telli Çalgılar
Telli Çalgılar

Baul’lerin kullandığı vurmalı çalgılar arasında “Dhol” ve “Khol” isimli daha büyük davullar ve “Khartal” isimli bir çift tahta ve “Manjira” isimli küçük ziller de bulunur.

Vurmalı Çalgılar
Vurmalı Çalgılar

Baul müziğinde şiirler ağızdan ağıza geçer, ustadan çırağa aktarılır. Tüm Baul’lerin üstad olarak kabul ettiği Lalon Fakir (1774 – 1890) isimli Baul, onlarca yıl boyunca birçok Baul ilahisi bestelemiş ve bunların bir kısmını yazıya ve notaya almıştır.

Baul şarkılarında her zaman tanrıya duyulan özlem, tanrısal aşk, ruhsal açlık gibi metafizik konular işlenir. Baul’ler dünyasal lüks ve zenginlikten faydalanırlar ama asla onlara bağlanmazlar. Baul’lerin kültürel bir öge haline gelip Hindistan dışında konserler vermeye gittiklerinde bile geleneklerinden ayrılmadıkları gözlenmiştir.

Purna Das Baul isimli ünlü bir Baul şarkıcısı 1981 yılından itibaren Hindistan dışında konserler ve performanslara gitmektedir. 2013 yılında Konya’daki Mistik Müzik festivalinde de bir konser vermiştir.

Purna Das Baul
Purna Das Baul ve grubu Konya’da

Yaşam tarzları

Baullerin tarihleri ve edebiyatları henüz yazılmamıştır. “Ganj nehrine dökülen bütün kollar Ganj oluyor. Bu nedenle biz de kendimizi ortak nehir içerisinde eritmeye mecburuz.” derler.

Benares (Varanasi) şehrinde Ganj nehrinin kıyısında bir Baul’e “Neden sizden sonra gelecekler için hiçbir yazılı bilgi bırakmıyorsunuz, kültürünüzün edebi ve tarihi gelişmesini yazmıyorsunuz” diye sorulduğunda cevabı şöyle oldu: “Biz Sahajı “basit yolu” tercih ediyoruz ve arkamızda herhangi bir iz bırakmıyoruz.” Biraz ötede nehrin kıyısında birkaç kayıkçı kayıklarını nehrin getirdiği çamurlardan kurtarmaya çalışıyor ve suya doğru itiyorlardı. Baul, bu kayıkçıları göstererek devam etti: “Suyu yükselmiş olan nehirde sandallar hiç iz bırakıyor mu?” 

Baul
Ganj nehri kıyısında bir Baul

Baul kültünün geçmişi sorulduğunda şundan, bundan önce veya sonra demek yerine şöyle söylüyorlar; “Dünyada yalnız yapmacık dinler zamanla sınırlandırılır. Bizim Samaj’ımız (basit doğal dinimiz) zamanla bağlı değildir. Ne başlangıcı ne de sonu vardır. O ebedidir ve her zaman mevcuttur.” 

Baul’ler hiç kimseden uzak durmayı veya kimseyle bağlarını kesmeyi düşünmezler. Tanrıyla ve onun tezahürleri olan insanlarla beraber olmak Baul’ler için kurtuluşa giden tek yoldur. Baul’lere göre: “Biz insanın bedeni hayatında tanrının mabedini tanımaya muktedir değiliz, zira beden onun ışığı yansıtmaz. Onların içinde parlayan ilahi ışığı ve nuru görmeye muktedir olabilmelisin. Çünkü her şeyi karanlık gösteren kendi görüşünün kısırlığıdır.” 

Shyam Sunder Das Baul
Shyam Sunder Das Baul bir konserde © http://www.baulfakiri.com

Büyük sufi şair Kabir de aynı şeyi söylüyordu:

“Her yerde ışık parlıyor.
Kör olduğun için görmeye muktedir değilsin.”

Baul’ler ile sufi Zahidler arasında bir çok benzerlik vardı, fakat bu iki grup belirli bir sosyal yapı oluşturarak birleşmedi. Belki de bu sayede Baul’ler zihinsel ve ruhsal özgürlüğe ulaşmışlardır. Bu özgürlük sayesinde deyişlerinin içerikleri çok cesurcadır ve bunun takdir edilmesi gerekir. 

Baul kültürüne göre bir kimsenin gerçek özgürlüğe ulaşabilmesi için ölmeden önce hayatta iken ölmesi gerekir. Ancak o zaman dünyevi arzu ve iddialardan uzaklaşılabilir. Müslümanların ve Sufilerin “ölmeden önce ölünüz” şeklindeki Mutlak ile tevhidin idrak edildiği Fana mertebesi Baul’lerce de benimsenmiştir. 

Prabhati Baul
İlahi okuyan Prabhati Baul © http://www.baulfakiri.com

Baul’ler geçmişte neler söylenmiş veya neler yapılmış bunlarla ilgilenmezler. Onlar için önemli olan şimdiki haldir, andır. Aşağıdaki deyişleri Mevlana’nın felsefesine ne kadar benziyor. 

“Ey yüreğim Mekke’ye veya Medine’ye gitmemeliydin.
Onu görmek için daima dostumun yanında kalıyorum.
Camide veya sohbette veya kutsal bir günde ibadet yoktur.
Her adımımda Mekke’de ve Kabedeyim.
Her anım kutsaldır.” 

Parvati Baul
Parvati Baul bir konserde © Wikimedia Commons

Baul’lere göre hakikatin iki görünüşü vardır. Birincisi canlı, ikincisi de cansız. Kendi i̇çerisine kapanmış kalmış bir hakikatin insana hiçbir faydası yoktur. O, canlı ve yaşayan şahsiyetle birleştiği zaman değerine paha biçilemez. Baul’ler zahit tarafından cansız’ın canlı hakikat şekline çevrilmesini “ineğin yediğini süt şeklinde çevirmesi” ile veya “ağacın ölü bir maddeyi meyve şekline çevirmesi” ile karşılaştırıyorlar. Hakikati canlı şekle sokan kuvvete sahip olan kişi de ancak Gurudur, ve bu Gurular özel saygıya layıktır. Zira ebedi ve her yerde hazır ve nazır olan hakikat, ancak onların hayatlarından geçmek veya onlar gibi yaşamak suretiyle insanın kapısına gelir. 

“Onların çağrılarını duymak için.
Diğer bir kayıkçının ses menzili içinde olmalıyız ki.
Kayığımızın Sahaj ırmağında doğru yönde ilerleyip ilerlemediğinden emin olabilelim.” 

diyor Baul. 

Rina Das Baul
Rina Das Baul Ektara çalgısı ile © http://www.baulfakiri.com

Derleme: Dr. Rasih Güven’in “Bengal Edebiyatı ve Baüller – İlahiler söyleyerek dans eden zahitler” yazısından faydalanılmıştır.

Örnek Videolar

Çalgılar :

Debdas Baul :

Unesco belgeseli:

Sur Jahan festivali

Kadın Bauller

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
İsminizi yazın